Milletin mesajı kime?
Pazar akşamından beri pek çok şey yazılıp çizildi. Herkes, milletin sandıktan çıkan mesajını bir yerlere yönlendirdi. Ama bana kalırsa hiç etrafa bakmaya gerek yok. Aynaya bakmak yeterli...Biz Risale-i Nur talebeleri yıllardan beri Kur'anlarimizla, yazılarımızla, cevşenlerimizle, mütalaalarımıza, ezberlerimizle, evradlarımızla, teheccüdlerimize hizmet ettik. Allah'ı razı edip guzel günlerin bir an önce gelmesi, Kur'an-ı Hakîmin hüküm ferma olması için.. Ve bu hizmetler neticesinde Cenab-ı Hakk bir hükumeti bize istihdam edip, önümüzü açtırdı. Yani memleketimizde ve alem-i İslamdaki manevi fütuhat, siyasetin degil, NUR'un neticesiydi. Fakat biz bunu yanlış yorumladık. Kaynağın Risale-i Nur değil de siyaset olduğunu zannettik. Mütalaalarımizi, ezberlerimizi vs bırakıp, haber takip eder olduk. Ne çabuk unuttuk Dördüncü Mesele'yi. Bizim sonuçlarla değil, vazifelerimizle meşgul olmamız gerek. Bizim vazifemiz başka, Allah'ın vazifesi başkadır. Aklımızı kainata mühendis yapıp, Murâd-ı İlâhîye karismamiz doğru değildir.
Celaleddin Harzemsah ne yapmıştı. Sadece cihatla meşgul olup neticeye karışmamıştı. Muzaffer veya mağlup etmek O'na ait demisti. Iste muvaffakiyeti getiren de buydu. Sadece kendi vazifesiyle meşgul olmak..
Abdulmuttalib ne yapmıştı. Ben develerimi korurum. Kabe ise O'nun. O koruyacaktır Kabesini demişti. Kendi üstüne düşeni yapmıştı sadece.
Efendimiz (asm) 12 yıl boyunca Mekke'de çektiği sıkıntılar içinde ne yapmıştı. Sadece duasını ziyadeleştirmişti. Ve sonra on binlerle girmişlerdi Mekke'ye.
İşte sandıktan çıkan mesaj.. Hemen özümüze dönüp, araçları bırakıp, amacımıza yönelmeliyiz. Bizim vazifemiz Allah'ı razı etmek. O razı olsa, halkları da razı eder zaten. İyi bir tövbe edip, Kuranımızı, yazımızı, cevşenimizi, mütalaamizi, ezberimizi, evradımızı, teheccüdümüzü günlük işlerimizin olmazsa olmazı olarak planlamalıyız. Biz Tam Bir Talebe olmaya gayret edelim. Biz kendi vazifemizi yapalım. Allah nurunu tamamlayacaktır inşallah. Cihanşümul hizmetimiz bütün siyasetlerin üstündedir.
Abdullah Peköz