Said Nursi; Yirmi Kuruşluk Bir Ekmek Bana Dört Gün Yeter

Gönenli Mehmet Efendi 1905'de Gönen'de dünyaya geldi. Hafız, hoca, ehl-i Kur'ân, büyük bir İslâm âlimi ve hizmetkârıdır. Sultanahmed Camii Baş imamlığı yaptı. Süleymaniye, Eyüp Sultan, Kadıköy ve Üsküdar camilerinde ve pek çok camilerde vaazlar ve dersler vermiştir....

Bediüzzaman'la ilgili hatıralarını şöyle anlatır:

Üstad baştan aşağıya fevkalâde bir insandı. Baştan aşağı mükemmel, mine'l-bâb ilel-mihrâb.
Hareketleri, kıyafeti, garib ve misilsizdi. Eskidenberi bu zata fevkalâde hürmetim vardı. Eserlerini okuyor, vecizelerini ezberlemeye çalışıyordum. Gittikçe iştiyakım artıyordu...

1943'deki Denizli hapsinin arefesinde bir rüya gördüm. İşte polislerin gelmesi bu rüyanın akabinde idi. 'Emir böyle. Fakat yanlış anlamayın. Benim dine karşı saygım var. İki gün size müsaade. Sonra gelip teslim olun' dediler. Denizli Hapishanesine gidişim böyle oldu...

Risale Nurla İştigal, Bütün Maddi Manevi Musibetlere Siperdir


Abdullah Yeğin ağabeyin hatıralarından:


Paniğe gerek yok kardeşler. Ebedi bir mülkü kazanmak veya kaybetmek davası değil bu. Nur talebesinin farkı olur hadiselere bakışında. Muvakkat işimizi yaptık, esas işimize dönelim. Risale Nurla iştigal, bütün maddi manevi musibetlere siperdir. Binlerce tefriciye vs'den daha tesirlidir.

Teyakkuz inşallah aziz sıddık kardeşler...
Çevremize iman hizmetini götürmek noktasında gayret azim ve isteğimiz olduğu sürece bence korkulacak birşey yok.

Ne zaman kimsenin imanını umursamıyoruz işte o zaman durum vahimdir.

Ramazan ve Oruç

Aziz ve Muhterem Müslümanlar!
Rahman ve Rahim olan Rabbimize sayısız hamd ü senalar olsun ki, biz âciz, zayıf ve fakir kullarını evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennemden kurtuluş ayı olan mübarek şehr-i Ramazan'a kavuşturdu.

Mü'min ve Müslüman olarak Allah emrettiği için oruç tutuyoruz. Oruç tutmanın hem dünya, hem âhiretimiz için pekçok faydası ve hikmeti vardır. Orucun nefsin terbiyesine bakan hikmetlerinden bâzılarını sizlere arzetmek istiyorum. Şöyle ki:

Bediüzzaman'ın Dindarları ve Dine Dost Olan Siyasîleri İkazı

Siyasi Olmayan Bir Mesaj

Milletin mesajı kime?

Pazar akşamından beri pek çok şey yazılıp çizildi. Herkes, milletin sandıktan çıkan mesajını bir yerlere yönlendirdi. Ama bana kalırsa hiç etrafa bakmaya gerek yok. Aynaya bakmak yeterli...

Biz Risale-i Nur talebeleri yıllardan beri Kur'anlarimizla, yazılarımızla, cevşenlerimizle, mütalaalarımıza, ezberlerimizle, evradlarımızla, teheccüdlerimize hizmet ettik. Allah'ı razı edip guzel günlerin bir an önce gelmesi, Kur'an-ı Hakîmin hüküm ferma olması için.. Ve bu hizmetler neticesinde Cenab-ı Hakk bir hükumeti bize istihdam edip, önümüzü açtırdı. Yani memleketimizde ve alem-i İslamdaki manevi fütuhat, siyasetin degil, NUR'un neticesiydi. Fakat biz bunu yanlış yorumladık. Kaynağın Risale-i Nur değil de siyaset olduğunu zannettik. Mütalaalarımizi, ezberlerimizi vs bırakıp, haber takip eder olduk. Ne çabuk unuttuk Dördüncü Mesele'yi. Bizim sonuçlarla değil, vazifelerimizle meşgul olmamız gerek. Bizim vazifemiz başka, Allah'ın vazifesi başkadır. Aklımızı kainata mühendis yapıp, Murâd-ı İlâhîye karismamiz doğru değildir.

Nurcuların Nazarını, Siyasete ve Dünyaya Çevirmek Hatadır

... Şimdiye kadar çok tecrübelerle Risale-i Nur'un serbest intişarıyla BELALARIN REF'İ ve ona ilişmek ve susturulmakla belaların gelmesi sabit olmuş. Hattâ mahkemede isbat edilmiş. Anlaşılıyor ki; bu bahar fırtınasında iki haricî, iki dâhilî dört cereyan, herbiri bir maksada göre ve Nurcuların şevkine ve sa'ylerine ilişmek ve yüzlerini dünyaya ve SİYASETE ÇEVİRMEK İSTEMELERİNDEN KURAKLIK BAŞLADI, inşâallah yakında ref' olur.
(Emirdağ Lâhikası -1)


Umum Nur Talebelerine Üstad Bedîüzzaman'ın vefatından önce vermiş olduğu en son derstir.

Siyasî ve İçtimaî Mücadelelere Girmemek ve Takip Etmemek

Siyasî ve İçtimaî Mücadelelere Girmemek ve Merak ile Takip Etmemek ve Taraftarlıkla Zulümlerine Şerik Olmamak


Aziz sıddık kardeşim!
Şiddetli bir ihtar ile bildim ki, sen ve Ahmed Feyzi NUR'UN MESLEĞİ olan MÜBAREZE ETMEMEK ve ehl-i dünya ile uğraşmamak ve SİYASETE GİRMEMEK ve yalnız lüzum-u kat'î olduğu zaman kısaca müdafaa etmek haricinde, pek ziyade ve zararlı mübarezekârane ve siyasetvari mahkemedeki okuduğunuz parçalar Nurlara çok zarar vermiş. Hattâ bizim cezamıza ve benim sıkıntılarıma sebebiyet vermiş. Ben senden ve Ahmed Feyzi'den gücenmem. Fakat bana evvelce göstermek lâzımdı. Maddî kaza-yı İlahî olarak o vaziyet size verilmiş. Onun tamiri için benim tarzımda davranmak lâzımdır. Feyzi dahi bütün kuvvetiyle siyasî müdafaatı bırakıp, Nurlarla ve Tahirî gibi, yeni talebelerle meşgul olmak elzemdir.
(Şualar - Ondördüncü Şua/Kısa Mektublar)

Dinsizliğin Manevi Tahribatına Karşı, Yalnız Siyasî Müdahalelerin Çare Olmadığı ve Manevi Islahatın Lüzumu

Siyesetle Dine Hizmet Etmek, Müşkilatlı ve Hatarlı Olup, Kalplerin İman ile Islah Edilmesi Lazım


... Denilmiş: "Ne için siyasetten çekildin? Hiç yanaşmıyorsun?"

Elcevab: Dokuz-on sene evveldeki ESKİ SAİD, BİR MİKDAR SİYASETE GİRDİ. Belki SİYASET VASITASIYLA DİNE ve İLME HİZMET EDECEĞİM DİYE BEYHUDE YORULDU.. ve gördü ki; o yol meşkuk ve müşkilâtlı ve bana nisbeten fuzuliyane, hem en lüzumlu HİZMETE MANİ ve HATARLI BİR YOLDUR. Çoğu yalancılık ve bilmeyerek ecnebi parmağına âlet olmak ihtimali var. Hem siyasete giren, ya muvafık olur veya muhalif olur. Eğer muvafık olsa; madem memur ve meb'us değilim, o halde SİYASETÇİLİK BANA FUZULİ ve MALAYANİ BİR ŞEYDİR. Bana ihtiyaç yok ki, beyhude karışayım. Eğer muhalif siyasete girsem, ya fikirle veya kuvvetle karışacağım. Eğer FİKİRLE OLSA, BANA İHTİYAÇ YOK. Çünki mesail tavazzuh etmiş, herkes benim gibi bilir. Beyhude çene çalmak manasızdır.

Copyright © 2023 SaidNur.net | Gizlilik | Tüm Hakları Saklıdır.