Pakistan Bakan Yardımcısı Ali Ekber Şah'ın Bediüzzaman'ı Ziyareti

İŞTE ÜSTAD BEDİUZZAMAN HZ.LERİ..

(Harika bir gerçek hatıra.)

Sene 1950..

PAKİSTAN Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Ali Ekber Şah, resmi bir ziyaret için Milli Eğitim Bakanı Tevfik İleri'nin davetlisi olarak Türkiye'ye gelir.

Misafir Bakan bir ara, Bediüzzaman Hazretleri'ni ziyaret etmek arzusunu dile getirir...

Milli Eğitim Bakanı merhum Tevfik ileri Salih Özcan abiyi makamına çağırarak misafir bakanı Üstad'a götürmesini rica eder. Ancak bu ziyarete gidiş ve gelişten kimsenin, özellikle de basının haberi olmasın diye tembih eder...

Misafir Bakanı alarak, hiç kimseye haber vermeden, taksi ile Emirdağ ilçesine giderler. Yolda giderken misafir Bakan Ali Ekber Şah sorar:

Zâhiren Basit ve Mâsum gibi Görünen Yılbaşı Kutlamalarının Mâhiyeti Nedir?

Zâhiren Basit ve Mâsum gibi Görünen Yılbaşı Kutlamalarının Mâhiyeti Nedir

Dinden İnsilah Etmek

Sonra bu zamanımızın fitnesi en büyük bir fitne olduğundan, hem müteaddid hadîsler, hem çok işarat-ı Kur'aniye aynı tarihiyle haber veriyorlar.
Şualar – 332


Ve madem İslâmiyet noktasında bu asır, gayet ehemmiyetli ve dehşetlidir.
Kur'an ve Hadîs ihbar-ı gaybî ile, ehl-i imanı onun fitnesinden sakınmak için şiddetle haber vermiş.
Kastamonu – 187

NUR CEMAATLERİNDEN ORTAK AÇIKLAMA (Ocak 2021)


11 / 01 / 2021
بِاسْمِه۪ سُبْحَانَهُ وَاِنْ مِنْ شَيْءٍ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِه۪
‎اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ

Hz. Üstadımızın:

Aziz, Sıddık Kardeşlerim ! “Sizin sebat ve metanetiniz, masonların ve münâfıkların bütün plânlarını akîm bırakıyor.” (Şualar, s.302)

İfadeleriyle ehemmiyetini nazara verdiği sebat ve metanetimizin ittihad ve tesanüdümüze vabeste olduğu daima hatırımızda tutulmalıdır. Bu cümleden olarak;

Dr. Mehmet Akay Ağabey

Kadim nur talebelerinden Zübeyir abiyle ve diğer abilerle uzun yıllar hizmette koşturan, Ankara’daki talebe hizmetlerinin saff-ı evveli, Balıkesir’deki Risale-i Nur hizmetlerinin temel direği Dr. MEHMET AKAY Ağabey bu akşam Cenab-ı Hakk’ın rahmetine kavuştu. 

Allah rahmet eylesin.

Mekanı cennet olsun. Amin.

Mehmet Akay Balıkesir’lidir. 1957 yılında liseyi bitirdiği yıl Risale-i Nurları tanır ve o sene girdiği üniversite sınavında İstanbul Tıp Fakültesi’ni kazanır. İstanbul Süleymaniye Kirazlı Mescid Sokak 46 numaralı dershanede kalmaya başlar. Burada Bediüzzaman’ın bütün talebeleriyle tanışır ve onlarla ders arkadaşlığı yapar. Zübeyir Gündüzalp ile birlikte kalmaya başlar.

Bunları Biliyor Muydunuz ?

• Yemeğe tuz ile başlanırsa beyin tarafından gönderilen bir uyarı sayesinde, midede mukus denilen sindirimi kolaylaştırıcı bir tabaka oluşturduğunu ve midenin sindirime hazırlıksız yakalanmasını önlediğini…

• Yemek yerken yerde oturarak sol ayağı katlayıp sağ ayağı karna çekerek oturulup yenildiğinde, su ile doldurulmuş balon şeklinde olan midenin çıkış kısmını kapatarak yenilen gıdanın tam sindirilmeden bağırsaklara kaçmasını önleyeceğini ve mide dolunca da doygunluk hissi vererek çok fazla yemeden kalkılacağını…

Nefse Güzel Bir Ders!

Bismillahirrahmanirrahim

Bu sıkıntılı zamanda nefsim sabırsızlıkla beni tâciz ederken, bu fıkra onu tam susturdu, şükrettirdi. Size de fâidesi olur diye leffen takdim edilen bu fıkra, başımın yanında asılı duruyor.

1. Ey nefsim! Yetmiş üç sene, yüzde doksan adamdan ziyade zevklerden hisseni almışsın. Daha hakkın kalmadı.

2. Sen, âni ve fâni zevklerin bekasını arıyorsun. Onun için, onun zevaliyle ağlamaya başlıyorsun. Kör hissiyatınla bu yanlışının tam tokadını yersin. Bir dakika gülmeye bedel on saat ağlıyorsun.

Hz. Mevlana'dan Vecizeler

Mutasavvıf, mütefekkir, şair (D. 30 Eylül 1207, Belh / Afganistan - Ö. 17 Aralık 1273, Konya). Tam adı Mevlâna Celâleddin Muhammed Rumî olup, Mevleviyye tarikatının kurucusu olarak kabul edilir. “Mevlâna” adı; “efendimiz”, “başkanımız” anlamlarına gelir ve kendisine duyulan sevgiyi ifade eder. “Rûmî” adı ise, Konya’da, yani o zamanlar Diyarı-ı Rum (Rum memleketi) denilen Anadolu’da yaşamış olması nedeniyledir. Babası, bilgin ve mutasavvıf, Sultanu’l Ulema (Bilginlerin Sultanı) unvanıyla tanınan Muhammed Bahaeddin Veled (1191-1231); annesi, Belh Emiri Rükneddin’in kızı Mümine Hatun’dur. Sultanu’l Ulema, Moğol istilasının başlaması nedeniyle ailesini yanına alıp Şam ve Hicaz’a uğradıktan sonra Anadolu’ya gelmişti. Bir süre Malatya, Erzincan, Akşehir ve Larende (Karaman)’de kaldıktan sonra Konya’ya yerleşti (1229).

Hz. Mevlana'dan bir kaç manalı sözler.

Kocana Yâr Mısın?..

Genç, kapalı bir hanım, dört beş yaşlarındaki kızının elinden tutmuş bana geldi, diyor ki;

"İbni Teymiye'yi okudum. Tarikata, şeyhe, rabıtaya karşı çıkıyor. Buna ne dersiniz?"

Hanım, imam hatip lisesi mezunuymuş. Kitap okumayı ve dinî hizmette bulunmayı çok severmiş. Fakat...

Evet, fakat kocası da başka bir kadınla yaşamaya başlamış. Ne yapmalıymış?

Dedim ki:

Hastalık ile Alakalı Hadis-i Şerifler

Hastalığı gizleyebilmek, kimseye söylememek bir nimettir.

Hadis-i şerifte buyuruldu ki:

Üç şey iyilik hazinesidir: Hastalığı, musibeti, sadakayı gizlemek. Allahü teâlâ buyuruyor ki: "Mümin hastalanınca, ziyaretçilerine beni şikayet etmezse, etinin yerine daha iyi bir et, kanının yerine de daha iyi kan verip iyileştirir, günahlarını da affederim, ölürse rahmetime kavuşur." [Taberani]

Sosyal Ve Siyasi Hayatımız Terörden Nasıl Kurtulur

Risâle-i Nur ve ondan tam ders alan biz şakirtleri,

değil dünya siyasetlerine, belki bütün dünyaya karşı da Risâle-i Nur'u âlet edemeyiz ve şimdiye kadar da etmemişiz. Biz ehl-i dünyanın dünyalarına karışmıyoruz. Bizden zarar tevehhüm etmek divaneliktir.

Evvelâ: Kur'ân bizi siyasetten men etmiş, tâ ki elmas gibi hakikatleri, ehl-i dünyanın nazarında cam parçalarına inmesin.

Copyright © 2023 SaidNur.net | Gizlilik | Tüm Hakları Saklıdır.